Daha Özdemir Erdoğan denilen, Devletten dilenerek ”Devlet nişanı ”alan dangalak’ın söyledilerini içimize sindirememiş , ”hadi boşver nasılsa dediklerinin aslı yok , yaşlı başlı adam , bunaklığına ver gitsin” derken şimdi de sinirlerimizi tekrar zıplatmak için eskitilmiş şarkıcı Alpay devreye girdi ve şunları söyledi.
“On kulağım olsa biriyle Zeki Müren dinlemem. Zeki Müren abartılı üslubu ve Türkçesiyle Türk sanat müziğini katletmiştir. Ölçüsüz tavırlarıyla Türkiye’de kötü örnek olmuştur. Herkes ‘Ne hokkabazlık yapacak?’ diye programa giderdi. Çok alkış alanları kovdururdu” Diye bir açıklama yaptı ardından sanat camiasından gelen tepkiler üzerine ise Sabah gazetesine verdiği röportajda şunları dile getirdi.
60 küsur yıllık bir sanatçı olarak, bir başka müzisyen hakkındaki fikirlerimi söyledim. Kimseye hakaret etmedim. Ama ne yazık ki sosyal medyada müthiş bir lince uğradım. Bu da aslında sosyal medyanın ne kadar kontrolsüz bir mecra olduğunu, isteyenin isteyeni yerden yere vurup itibar suikastı yapabildiğini gösteriyor.Söylediklerim samimi hislerim, fikirlerim. Eleştiri hakkımdır, kişisel görüşümdür. 84 yaşında usta bir müzisyen olarak dinlemekten zevk aldığım isimler olduğu kadar, tahammül edemediklerim de olmuştur, olacaktır. Zeki Müren de dinlemekten haz etmediğim, kulağıma, ruhuma dokunmayan bir isim olmuştur hep…
Son dönemlerde bizde Türk Sanat Müziği diye adlandırılan türün gerçek adı Klasik Türk Müziği’dir. Klasik Türk Müziği çevrelerinde, yani bu işin duayenleri arasında yıllardır Müren’in özellikle son 20-30 yılında Klasik Türk Müziği’ni bozduğu, arabesk hale getirdiği, abartılı nameler kullanıp, harflerin üzerine gereksiz yere bastığı konuşulur. Ama kamuya açık bir alanda dile getirilmez. Çünkü Müren bir tabudur ülkemizde… Tarihçi, yazar ve aynı zamanda bir müzisyen olan Murat Bardakçı da vaktiyle Müren’in müziğini eleştirmişti.
“ELEŞTİRİ DEFTERİ ÖLDÜKTEN SONRA KAPANMAZ”
Bana yapılan en büyük hakaretlerin başında ‘Ölmüş bir insanın arkasından konuştuğum’la başlayan, onur kırıcı sözler geliyor. Hiçbir siyasi liderin, halka mal olmuş sanatçının ve tarihi kahramanın eleştiri defteri öldükten sonra kapanmaz. Öyle olsa dünya renksiz, tek sesli bir yer olurdu. Kendimizi geliştiremezdik. Geçmiş kahramanlar, bugün hayatta olanlar gibi eleştirilir, anıları paylaşılır, yaptıkları, yapamadıkları üzerinden konuşulurlar. Bu benim için de öyle olacak. Mühim olan hakaret etmeden, yaralar açmadan söz söylemek. Eleştiri ve linç arasındaki farkı gözeterek…”
Mantar gibi türemeye başladınız da nâfile.
Müziğin tozlu eski sayfalarına gömülmüşsünüz. Siz Zeki Müren’e laf edene kadar hiçkimse vallahi sizi önemsemiyordu. Bundan sonra da önemseyecek zannetmeyin.. Özdemir ve Alpay bey ,sizler en son ne zaman bir programa davet edildiniz? Ya da en son ne zaman bir gazete sizi arayıp röportaj talep etti? Oldu mu bir yirmi, otuz sene kadar? Şükür edin ki; Zeki Müren’i o bunamış pis dilinize doladınız, tepki çektiniz, magazin ve medya ‘da yer aldınız da gazeteler tarafından röportaj talebi geldi değil mi? Ne Zeki Müren’miş be! rahmetlinin ölüsü bile birilerini nemalandırıyor…
Kalemini ve sivri,dobra dilini beğendiğim Kendisiyle de Bodrum’da tanışma fırsatı bulduğum Sacit Aslan ne güzel yazmış köşe yazısında. demiş ki;
”Öncelikle Zeki Müren’i Fahrettin Aslan meşhur etmedi, işkembenizden sallamayı bırakın. Zeki Bey 600’ü aşkın plak ve kaset doldurdu. Plağa okuduğu ilk şarkı Şükrü Tunar’ın “Bir Muhabbet Kuşu” şarkısıdır. 1955’te “Manolyam” adlı şarkısıyla Türkiye’de ilk kez verilen Altın Plak Ödülü’nü kazanmış ve büyük bir şöhret olmuştu… Fahrettin Aslan’ın ise Maksim’in sahibi olduğu tarih 1961 yani Zeki Müren’in şöhreti tüm Türkiye’de tescilleneli 6 sene olmuş… Kısacası Fahrettin Aslan’ı ve Maksimleri bu ülkede bir numara yapan iki kişiden biridir Zeki Bey diğeri ise Behiye Hanım’dır…
Alpay Bey’in Maksimlerde çalışıp çalışmadığını hatırlamıyorum ancak çalışmış olsa bile Zeki Müren’in yüzbinde biri kadar esamesi okunmayacağına adım gibi eminim. Özdemir Bey ile Maksim
kumarhanesinin küçük salonunda 2 ay çalışmış oyunculara yani kumarbazlara program yapmıştır… ”
Hay ağzına sağlık Sacit abi ..
Son olarak sizlere şunu söylemek isterim Özdemir ve Alpay beyler
Ne yaparsanız yapın hiçbir zaman bir Zeki Müren olamadınız, olamazsınız ! Onun gönüllerdeki ve Türk Müzik dünyasında ki yerini de asla değiştiremezsiniz.. Yozlaşmış popüler kültürün etkisiyle ortaya çıkmış onlarca kötü örnek ,şarkıcı diye geçinen zibidilere, gerçek hokkabazlara ,kadın mı erkek mi ayırt edemediğimiz pisliklere neden tek kelime edemiyorsunuz? Ben söyleyeyim, kıçınız yemiyor.. !!
Allah ikinizinde sanatına ve insanlığına Rahmet Eylesin…..
TOLGA OTLAR
