Bulaşıcı olan zona hastalığı hakkında bilinmesi gerekenler

Bulaşıcı olan zona hastalığı hakkında bilinmesi gerekenler
Paylaş

Suçiçeğinin yeniden aktifleşmesiyle ortaya çıkan ve bulaşıcı olan zona hastalığı aşırı yorgunluk ve deri döküntüleri gibi çeşitli belirtilere neden olabiliyor. İşte zona hakkında bilinmesi gerekenler.

Tek başına bir hastalık olmayan zona, suçiçeğinin tekrardan aktifleşmesidir. Döküntülü bir viral hastalık olan suçiçeği, solunum yoluyla ya da döküntülerin içindeki sıvı teması ile bulaşıyor.

Suçiçeğinin nezle, grip, yüksek ateş, burun tıkanıklığı ve öksürükle başladığını ifade eden Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Songül Özer, hastalığın daha sonra daha çok sırtta, yüzde, gövdede önce kızarıklık ardından içi su dolu şişkinler oluşturduğunu söyledi.

Suçiçeğine neden olan Varisella adlı virüsün vücudu terk etmediğini, hiçbir belirtisi olmamasına rağmen virüsün sinir uçlarına gelerek orda senelerce uyuduğunu ifade eden Özer, bazı insanlarda Varisella mikrobunun, 50 yaşından sonra zona olarak ortaya çıkabileceğine dikkat çekerek hastalık hakkında bilgi verdi.

Zona belirtileri

Zonada genel olarak belirtiler halsizlik, yorgunluk, kırgınlık, baş ve kas ağrısıdır. Tipik olarak sırtta, yüzde, göğüs kısmında bir anda kaşıntı, bıçak saplar gibi ağrı, batma ve aynı bölgede kendini gösteren suçiçeğine benzer içi sıvı dolu deri lezyonları ve deri döküntüleri başlar.

Suçiçeğinde deri döküntüleri bütün sırtta ve  göğüste yaygınken, zonada öyle değildir. Varisella virüsü sinir uçlarında yerleşip saklandığı için, deride de sinir hattı boyunca lezyonlar oluşur. Sırtta başladığı yerden bir çizgi şeklinde  döküntü olur. Ya da daha arka alt kısımda olur, başka bir vücut bölgesinde görülmez. Veya yüzde sadece gözü besleyen sinirin üst kısmında olur, başka bir vücut bölgesinde olmaz.

Tedavi edilebiliyor

Zona tedavi edilebilen bir hastalıktır. Zonada suçiçeğinde olduğu gibi kaşıntı görülür ancak daha çok bıçak saplanır gibi bir ağrı ortaya çıkar. Genellikle her iki tarafta simetrik değil, tek taraflı lezyonlar oluşur.

Zona sinir köklerinden reaktivasyon olduğu için sinirsel bir dağılım gösterir. Bu nedenle sinir kökündeki iltihabı ortadan kaldırabilmek için B vitamini gibi destekleyici tedaviler gerekir. Zona ilacı, suçiçeğinde olduğu gibi varisellayı yok eden ilaçlardır.

Zonanın bir başkasına geçmiyor ancak aşı olmamış ve daha önce suçiçeği geçirmemiş bir kişi zonalı biriyle temas ederse o kişiye suçiçeği geçebiliyor. Zona, suçiçeği gibi solunum yoluyla değil, sadece içi sıvı dolu deri lezyonlarının sıvı teması ile bulaşıyor. Zona döküntüsündeki sıvıyla temas eden kişi daha önce suçiçeği geçirmişse hastalık bu kişiye geçmiyor.

Bebek ve çocuklarda zona görülmezken, Varisella virüsü geçtiği için bebeğe suçiçeği geçiyor. Virüs iki hastalıkta da aynıdır. Bebek ve çocuklarda zona olmaz. Kişinin zona olabilmesi için öncesinde mutlaka suçiçeği geçirmiş olması gerekir. Suçiçeği geçirmiş bir kişiye zona temas ettiğinde o kişiye hastalık bulaşmaz, çünkü kişi bağışıklıdır.

Hastalık tekrarlayabiliyor

Zonada reaktivasyonun sayısı belli değildir. Uygun koşullar oluştuğunda kişi yeniden zona olabilir. Zonalı kişi tedavi edilirken, o anki enfeksiyon tedavi edilir. Kişinin zonaya karşı kalıcı bağışıklılığı yoktur. Burada önemli olan, zona hastalığına neden olacak koşulların ortadan kaldırılmasıdır. Bağışıklık sisteminin güçlü olmasını sağlamak, stres, aşırı yorgunluk, depresyon gibi duygu durum bozukluklarının olmamasını sağlamak bunlara örnektir. Yani hazırlayıcı koşullar ortadan kaldırılırsa zonanın reaktivitesi engellenebilir.

Zonanın önlenmesinde aşılamanın oldukça büyük bir önem taşıyor. Suçiçeği geçiren ya da suçiçeği ile bağışıklanan kişi zona olmaz. Küçükken suçiçeği aşısı olmamış ve sonrasında suçiçeği geçirmiş bir kişi 40-50’li yaşlara geldiğinde canlı zona aşısı ve recombinant zona aşısı olmak üzere iki farklı aşı seçeneğininden yararlanabilir.

kaynak ensonhaber.com

Comments

No comments yet. Why don’t you start the discussion?

Bir yanıt yazın