Son derece faydalı ve insan sağlığı için hayati önem taşıyan temel bir mineral olan selenyum, vücuttaki önemli süreçlerde büyük rol oynuyor. İşte selenyumun tüm faydaları ve en zengin kaynakları.
Selenyumun faydaları hakkında çok az şey söylenir, ancak bu mineralin insan vücudu için değeri büyüktür. Selenyum, tiroid bezinin işleyişini ve metabolik süreçleri düzenler, bağışıklık sistemini güçlendirir, kanserle savaşmaya yardımcı olur, kalp ve beyin sağlığını, üreme sistemini destekler ve bir dizi başka işlevi yerine getirir.
Selenyum rezervlerini yenilemek için mineraller açısından zengin gıdaları diyete dahil etmek yeterlidir.
Selenyum, insan vücudunda biyokimyasal süreçleri ve reaksiyonları olumlu yönde etkileyen önemli bir rol oynar. Kalp, bağışıklık, üreme organları, tiroid bezi için vazgeçilmezdir. Gözler, cilt ve saç için de faydalı bir maddedir.
SELENYUMUN 8 FAYDASI
Vücut, selenyumu kendi başına üretemez, bu nedenle beslenme yoluyla alınmalıdır. Yüksek kaliteli takviyeler de alınabilir ancak halihazırda düşük işlenmiş gıdalarla sağlıklı bir diyet yemeye çalışan herkes, yalnızca diyet kaynakları yoluyla selenyum seviyelerini koruyabilir.
Kalp Hastalıklarına Karşı Korur
Araştırmalar, vücuttaki selenyum yoğunluğunun yüzde 50 artırılmasının kalp hastalığı riskini yüzde 24 oranında azalttığını göstermiştir. Araştırmacılar, bu mineralin özellikle büyük bir iltihap önleyici etkisi olduğuna inanıyor. Vücut içi iltihaplanma, koroner kalp hastalığı için bir risk faktörüdür. Selenyumun bir iltihaplanma belirteci olan serum C-reaktif proteinini (CRP) başarıyla azalttığı bilinmektedir.
İncelemeler, bu temel mineralin aynı zamanda glutatyon peroksidaz adı verilen güçlü bir antioksidan seviyesini de arttırdığını gösteriyor. Selenyum yalnızca iltihaplanma belirteçlerini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda vücutta serbest radikallerin ve antioksidanların dengesiz olduğu ve hücre hasarına yol açan bir durum olan oksidatif stresi de hafifletebilir. Oksidatif hasar, kalp ve damar hastalıkları da dahil olmak üzere çeşitli kronik hastalıklara neden olur.
Bağışıklığı Güçlendirir
Selenyumun oksidatif hasarı azaltma yeteneği, kalp sağlığı güçlendirmekten daha fazlasını yapar. Vücutta oksidatif stresin azalması iltihabı azaltır ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Selenyum özellikle virüslere ve hücre içi bakterilere karşı vücudun savunması olan Th1 tipi bağışıklığı güçlendirir.
Çalışmalar, selenyumun bağışıklık tepkisini artırabildiğii ve selenyum eksikliğinin bağışıklık hücrelerinin tepkisini yavaşlatabileceğini gösteriyor. Yeterli selenyum alımının ayrıca bağışıklık hücreleri olan beyaz kan hücresi sayısını artırdığı ve ayrıca belirli bir beyaz kan hücresi türü olan T hücrelerinin işlevini de iyileştirebildiği biliniyor.
Serbest Radikal Hasarını Önler
Bir antioksidan görevi gören selenyum, vücuttaki serbest radikalleri dengeleyebilir ve oksidatif stresin neden olabileceği hücresel hasarı önleyebilir. Serbest radikaller, metabolizma gibi vücudunuzdaki bazı temel süreçlerin doğal yan ürünleridir. Ancak kirlilik ve sigara dumanı gibi dış kaynaklar da serbest radikaller üretebilir.
Beyin Sağlığını Destekler
Alzheimer hastalığı, Parkinson ve multipl skleroz gibi hastalıklar oksidatif stresle ilişkili nörolojik durumlardır. Selenyum oksidatif hasarı azaltabilir ve böylece bu hastalıkların riskini azaltabilir ve bilişsel sağlığınızı koruyabilir. Ve Alzheimer hastalarının düşük seviyelerde selenyumun yanı sıra C vitamini ve E vitamini gibi diğer besin maddelerine sahip olduğu bulunmuştur.
Antioksidan işlevi sayesinde bilişsel becerileri koruyabiliyor gibi görünse de selenyumun bu faydası sadece Alzheimer hastalarıyla ilişkili değildir. Bir çalışma, selenyum içeren bir antioksidan karışımı alan yetişkinlerin, çalışmanın sonunda hafıza, yürütücü işlevler ve sözel bellekte daha iyi performans gösterdiğini buldu. Ancak gelişme yalnızca katılımcı sigara içmiyorsa veya selenyum seviyesi takviyeden önce düşük düzeydeyse görüldü.
Tiroid Sağlığını Geliştirir
Vücudun bu küçük ama güçlü kısmı, tüm dokular arasında en yüksek selenyum konsantrasyonuna sahiptir. Tiroid, tiroid hormonlarını serbest bırakarak vücuttaki tüm süreçlere katılır. Boynun ön kısmındaki kelebek şeklindeki bu bez ayrıca sağlıklı büyümeye ve gelişmeye yardımcı olur.
Düşük selenyum seviyeleri tiroid hastalıklarını tetikleyebilir ve hipotiroidizm ve vücudun tiroid bezine saldırdığı otoimmün bir durum olan Hashimoto tiroiditine neden olabilir. Ancak artan selenyum alımı, herhangi bir tiroid hastalığı türü olan insanlara fayda sağlayabilir. Üç ayda bir selenyum takviyesi alınan bir çalışmada Hashimoto’lu katılımcılarda antikorların azaldığı görülmüştür.
Selenyum, tiroid hastalığı olanlara yardımcı olabilirken, takviyeler tedavinin yerine geçmemeli, ek olmalıdır.
Çeşitli Kanserlere Karşı Önleyici Olabilir
Selenyumun kanser riskini azaltabileceği bilinmektedir. Selenyumun, her ikisi de kanser riski ile ilişkili olan DNA hasarını ve oksidatif stresi azaltabildiği gösterilmiştir. Araştırmalar, kandaki yüksek selenyum seviyelerinin akciğer kanseri, meme kanseri ve özellikle prostat kanseri dahil olmak üzere çeşitli kanserlerin riskini düşürebileceğini gösteriyor.
Astıma Karşı Savaşır
Astımın en yaygın türü olan alerjik astım, temel olarak kronik iltihaplı bir hastalıktır. Selenyumun iltihap önleyici etkileri, bu mineralin astım belirtilerini azaltmaya yardımcı olabileceği anlamına gelir. Araştırmalar, selenyum alımının kişinin başlangıçtaki selenyum durumuna bağlı olarak astım tedavisinin bir parçası olarak anlamlı olabileceğini göstermiştir. Bu mineralin eklenmesi, kandaki selenyumun düşük olduğu durumlarda daha etkili görünmektedir.
Cilt Sağlığını İyileştirir
Selenyum, E vitamini ile birlikte akne, sedef hastalığı ve diğer cilt sorınlarında kullanılır. Olumlu etki, mineralin antioksidan etkisi ve iltihabı ortadan kaldırması sayesinde elde edilir.
GÜNLÜK SELENYUM İHTİYACI
Çoğu insan için yeterli selenyum almak, günlük veya haftalık diyetlerinde selenyum içeriği yüksek birkaç gıda olup olmadığını kontrol etmek kadar basittir. Düşük selenyum seviyelerini yükseltmek için bu mineralin kaynaklarını her gün yemeniz bile gerekmez.
Et, deniz ürünleri, tavuk, yumurta, mantar ve süt ürünleri gibi yaygın gıdalar kaliteli selenyum kaynaklardır. Ancak selenyum durumunu iyileştirmek veya sürdürmek için bazı insanların diyet takviyeleri alması gerekebilir. Takviyeler çeşitli selenyum formları içerebilir. Selenyum eksikliğini gidermek için kısa süreli yüksek dozlar gerekebilse de, selenyum toksisitesi tehlikeli olabileceğinden bunlar her zaman bir uzman tarafından izlenmelidir.
Selenyumun aşırı dozu, esas olarak takviyeler veya vitamin-mineral kompleksleri alırken ortaya çıkar. Gıda tüketimi ile mineral izin verilen maksimum sınıra çıkmak çok zordur. Vücudun günlük ortalama ihtiyacı 55 mikrogramdır. İzin verilen maksimum doz ise 400 mikrogramdır.
Selenyumun belirtilen normun üzerinde kullanılması ölüme varabilen sağlık sorunlarına yol açabilir. Selenyum fazlalığında saç dökülmesi, mide bulantısı, kusma, kaslarda ağrı ve güçsüzlük, baş dönmesi ve çeşitli spazmlar görülür. Doz aşımı durumunda kalp ve böbrek yetmezliği oluşur, sinir sistemi ve bağırsakların çalışması bozulur. Ciddi durumlarda, zamanında yardım alınmazsa ölümcül bir sonuç mümkündür.
kaynak Ensonhaber
